Mayıs ayında başlayacak çay yaprağı hasadında çalışacaklara eğitim verilmesi gerektiği bildirilerek, yabancı işçilerin bahçelere zarar verecek şekilde toplama yaptıkları ifade edildi.
Yönetim Kurulu Başkan Yardımcımız Yavuz Selim Çakıroğlu, TRT Trabzon Radyosu’nda yayınlanan Çay Bahçesi programında yaptığı açıklamalarda, çaylıklarda yaşanan sorunlar arasında bilinçsiz toplama sonucu bitkinin zarar görmesinin de geldiğini bildirdi. Bahçelerde son yıllarda Gürcü, Afgan, Suriyeli yabancı işçilerin yoğun olarak çalıştırıldıklarına dikkat çeken Çakıroğlu şunları söyledi:
“Yabancı işçiler çoğunlukla motorla çay kesme şekli ile çalıştırılıyorlar. Bunlar hem çaya yabancılar, hem de ilk kez motoru eline alan kişiler. Bu da bitkiye büyük zarar veriyor. Yılda 3-4 kez ürün veren çay toplanırken çok dikkatli olunması lazım. 3-4 yıldır motor kullanılarak yapılan çay hasadı hem bitkiye zarar veriyor, hem de işlenmesi sırasında sıkıntı yaratıyor. Çay sanayicisi olarak söylüyorum. Bu şekilde toplanan yaş çay yaprakları kuru çaya dönüştürülürken kaliteye zarar veriyor. Bunun için toplama işlemi torbalı makasla yapılması lazım.”
Yabancı işçilerin tek hedeflerinin para kazanmak olduğunu, bunun içinde çay bahçelerini ve bitkilerini dikkate almadıklarını vurgulayan Çakıroğlu, bazı bahçe sahiplerinin götürü toplama şekliyle yabancılarla anlaşmalar yaptıklarını, bunun da hasarı daha da arttırdığını bildirerek şöyle devam etti:
“Son yıllarda kilo ile götürü şekliyle toplama uygulamaları yapılıyor. Yerli veya yabancı işçi pazarlık yapıyor. Normal şartlarda yevmiye şekliyle bir işçi günde 200-300 kilogram çay toplayabilir. Ama götürü usul ile yapılan pazarlık ve anlaşma ile bir tona yakın yaş çay yaprağı toplanmaya bile çalışılıyor. Bu da zaten çayı bilmeyen, deneyimsiz olan işçilerin fazla özellikle motorlu aletle çay bitkisinden yaprak koparma yerine dallarına da zarar vermesine sebep oluyor. Çayın daha sonraki sürgünlerde az verebilmesine neden oluyor.”
-Çay hasadı için kurslar açılmalı, eğitim verilmeli…
Çayda hasat işinin büyük oranda bilinçsizce yapıldığını tekrarlayan Çakıroğlu, hasat öncesinde ilgili kurum ve kuruluşlarca kurslar düzenlenmesi gerektiğine de vurgu yaparak sözlerini şu ifadelerle tamamladı:
“Pandemi sürecinde yöre insanı çayını kendi topladı. Üreticilerimiz aileleri ile yakınları ile bahçelere girdiler. İmece şekliyle birbirlerine destek oldular. Milyonlarca lira, yabancı işçiler kanalıyla yurt dışına gidecek iken, ülkemizde kaldı. Bunun öncelikle orta ve küçük ölçekli bahçelerde devam ettirilmesi lazım. Büyük bahçe sahipleri aile dışından işçi desteği alabilirler. Ancak gençlerin tarımdan uzaklaşması maalesef bu sistemin yürümesine engel teşkil ediyor. Bu da gençlerimizi tarıma yöneltmek için yapmamız gerekenler olduğu gerçeğini de ortaya koyuyor.”