BEYANATLAR SPEKÜLASYON KOKUYOR! SALİH ÇAMOĞLU / KARADENİZİN SESİ GAZETESİ

BEYANATLAR SPEKÜLASYON KOKUYOR! SALİH ÇAMOĞLU / KARADENİZİN SESİ GAZETESİ

Fındıkta yaşanan don olayının ardından herkes uzman oldu ve görüş bildirmeye başladı.

Don olayının fındığa olumsuz etkileri hakkında birbirinden farklı görüşler var. Kimileri zarar ziyanın için "abartıldığı kadar yok" derken, bazı görüşler ise "bu yıldan geçtik, önümüzdeki iki yıl da gitti" şeklinde dile geliyor.

Konuyla ilgili olarak Fındık İhracatçıları Başkanı ve aynı zamanda fındık ihracatçısı olan ve sektörü en iyi bilen Edip Sevinç’in de önemli açıklamaları oldu.

Sevinç, fındıkta yaşanan don alayı hakkında bilimsel görüş beyan eden Ordu Üniversitesi Ziraat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Turan Karadeniz’in açıklamalarına karşı sert çıktı.

Açıkçası, "saçma sapan bilgilerle piyasayı karıştırmayın, üreticiyi karamsarlığa atmayın" dedi Sevinç.

Bilimsel ve reel verilere göre konuşanlara saygı duyarız, bir araştırma sonucu bilim adamı konuşmuş ise onun görüşü çok önemlidir.

Prof. Karadeniz, yaşanan don olayına değiniyor, fındığa verdiği zarar noktasında bilgi veriyor ama herhangi bir araştırma yapmadan, varsayım üzerine konuşuyor.

Edip Sevinç de bir bilim adamının, bölgeyi ilgilendiren fındık gibi önemli bir ürünün akıbeti hakkında, elinde bir veri olmadan, sırf varsayımlara dayanarak konuşması üzerine çileden çıkıyor ve veryansın ediyor.

Ağzı olan konuşmamalı...

Fındık büyük bir sektördür, üreticisinden nihai tüketicisine kadar aracılar dahil önemli bir kesimi bünyesinde barındırıyor, ekmek veriyor, iş veriyor, bunca insanın geçimini temin ediyor.

İhracat boyutu var, fındık tüketicisinin yarısından çoğunu Avrupalı nihai tüketici oluşturuyor.

Fındık üzerine konuşulurken, nihai tüketiciye varana kadar bütün kesimleri tatmin edecek veriler üzerinden konuşulmalı.

Mart ayının sonu ile nisan ayının başında don olayı Karadeniz bölgesinde yaşandı mı yaşandı, yaşanan don fındık verimini ne derece etkiledi veya etkileyecek.

Bu konuda ortaya bir veri koyan yok ama bu yaşanan don olayının 2005’te yaşanan don olayı kadar etkili olmadığı da bir gerçek.

Kaldı ki, fındığın yarısından çoğunu zaten batı bölgesi üretiyor, o bölgede don olayı yaşanmadı, verimin düşmesi gibi bir sorun da yok.

Yaşanan don olayı fındık üretimini biraz düşürecek olsa, rekoltenin düşmesine sebebiyet verse de, yapılan spekülasyonların üreticiye hiçbir katkısı yok.

Üretici kesimi fındığını satmış parasını almış ya da alacak, piyasada fındığın kilosunun, don olayına bağlı olarak 10 lira veya 15 lira olması üreticinin cebine ek olarak para girmesini sağlamıyor.

Türkiye’deki fındığın yaklaşık yüzde 40’ını ihraç eden Trabzon’daki fındık ihracatçılarının da stok yapma şansları yok, fındığın artması veya normal seyrinde kalması işi fındık ihracatı olan firmalara da yaramıyor.

Kime mi yarıyor spekülasyonlar, stokçulara yarıyor.

Dolayısıyla, 2014 yılında fındık don olayından ne kadar zarar görmüş ise rekolte ne kadar gerçekleşmiş ise önümüzdeki fındık ayında ortaya çıkacak, üretici mağdur mu oldu yoksa söylendiği gibi don alayı fazla etkilemedi mi, her şey açığa çıkacak ve piyasa buna göre oluşacaktır.

Yazımızın başında da ifade ettiğimiz gibi fındık don olayından etkilenmiş ise bunun bir tespiti vardır, bu tespitin zamanı da fındığın ürün vermeye başladığı dönemdir, gerçek hasar tespiti ancak Haziran ayında ortaya çakır.

Şu an için yapılan her türlü konuşma ve görüş belirtme sektörde insanların kafasını karıştırmaya yarar, açıkçası spekülasyona yol açar o kadar!

Salih ÇAMOĞLU
Karadenizin Sesi gazetesi
7 Mayıs 2014 Çarşamba