FINDIK BAHÇELERİNDE BAKIM...

FINDIK BAHÇELERİNDE BAKIM...

Giresun, Ordu, Trabzon başta olmak üzere, Karadeniz Bölgesinin uygun ekolojik koşullarında yoğun olarak üretimi yapılan fındık, geçimini bu ürüne bağlayan 4 milyonu aşkın nüfusun ekonomik ve sosyal yaşantısı yanında, yurdumuza sağladığı yıllık ortalama 400-500 milyon dolarlık döviz potansiyeli ile de halen önemi küçümsenmeyecek geleneksel bir ihraç ürünümüzdür.
 


BAHÇE TESİSİ


1. ARAZİ VE TOPRAK HAZIRLIĞI


Taban suyu yüksek düz arazilerde drenaj kanalları, meyilli arazilerde ise toprak ve suyu korumak için teraslama yapılmalıdır. Bahçe toprağı analiz ettirilerek kireç ihtiyacı varsa kireçlenmelidir.


2. DİKİM ZAMANI


Dikim için en uygun zaman Ekim, Kasım, Aralık aylarıdır. Kışı sert geçen yörelerde dikimi Şubat ve Mart aylarına kaydırabiliriz.


3. FİDAN SEÇİMİ VE DİKİME HAZIRLANMASI


Fidan seçimine geçmeden önce verimi iyi, sağlıklı ana ve baba çeşitler işaretlenmeli ve kök sürgünleri bu ocaklardan alınmalıdır. Kök , sürgünleri odunlaşmış, sağlıklı, bol köklü ve 1-2 yaşlı olmalıdır. Bu fidanlara dikimden önce dikim budaması uygulanmalıdır. Dikim budaması; uzun olan kökler kısaltılmalı, zedelenmiş kökler çıkarılmalı ve fidanlar 35-40 cm'den,,bir göz üzerinden kesilmelidir.


4. DİKİM ÇUKURLARININ AÇILMASI VE DİKİM


Geniş teraslarda, düz ve meyilli arazilerde ocak dikim, dar teraslarda çit dikim sistemi uygulanmalıdır. Ocak dikim sisteminde, verimli topraklarda 6-7 metre olan aralık-mesafe, verimi düşük topraklarda 4-5 metre olmalıdır. Çit dikim sisteminde ise bitkiler arası mesafe 1,5-2 metre olmalıdır.


Dikim çukurlarının yerleri işaretlendikten sonra çukurlar, ocak dikim sisteminde 120 cm çap ve 60 cm derinlikte, çit dikiminde ise 50 cm çap ve 30-40 cm derinlikte açılmalıdır. Dikimden bir ay önce açılan dikim çukurlarından çıkarılan toprakların alt ve üstü birbirine karıştırılmamalıdır. Dikime geçmeden önce analiz sonuçlarına göre önerilen miktardaki ahır gübresi ve kışlık gübreler alt ve üst toprakla karıştırılmalı ve fidanların kökleri üst toprakla temas edecek şekilde çukur doldurulmalıdır. Budaması yapılan fidanlar dikim çukurunun 10 cm içerisinden ve fidanlar arası mesafe 50 cm olacak şekilde her ocağa 6 fidan dikilir. Çit dikimde ise her çukurun ortasına bir fidan yerleşti ri lir.


Bahçe tesisinde dikkat edilecek önemli bir hususta, tozlayıcı çeşitlere onda bir nispetinde yer verilmelidir. Tombul ana çeşidine, Palaz, Kalınkara; Palaz ana çeşidine İncekara; çakıldak ana çeşidine Tombul ve Palaz tozlayıcı olarak dikilmelidir.


BUDAMA


1. BUDAMA ZAMANI


Fındıkta budama, genellikle Eylül, Ekim, Kasım aylarında yapılır. Kışı sert geçen bölgelerde ise budamayı Şubat sonu, Mart başına kaydırabiliriz.


2. ŞEKİL BUDAMASI


Bahçe tesisinden sonra gereken en önemli husus fidanlara uygulanan şekil budamasıdır.


2.1. OCAK DİKİM SİSTEMİNDE ŞEKİL BUDAMASI


Dikilen fidanlara ilk yıl müdahale edilmez. İkinci yıl, Mart ayı başında gözler uyanmadan önce fidanlar toprak seviyesinden kesilir ve kesim yerlerine aşı macunu sürülür. Kesimden sonraki iki ay içerisinde kesim yerinin altından çıkan yeni sürgünlerden ocağın dışına doğru gelişen kuvvetli bir sürgün bırakılır, diğerleri toprak seviyesinden kesilir. Bırakılan sürgünler Mayıs ayından itibaren kontrol edilerek yaprak koltuklarından çıkan sürgünler elle koparılır.


Üçüncü yıl Mart ayı başında, gelişen sürgünler 80-100 cm kesilirler. Yıl içinde kesim yerlerinin altında oluşan sürgünlerden, birinci katın yan dallarını oluşturmak üzere, sonbaharda almaşıklı gelişme gösteren iki tanesi bırakılıp diğerleri kesilir.


Dördüncü yıl Mart başında doruk sürgünler 60-70 cm'den kesilir. O yılın sonbaharında kesim yerlerinin altında oluşan sürgünlerden ikinci katın yan dallarını oluşturmak üzere almaşıklı iki adet sürgün bırakılıp diğerleri kesilir. Birinci katı oluşturmak üzere bırakılan sürgünler 40-60 cm'den kesilir. Bu yılın sonbaharında ise bu dallar üzerinde oluşan sürgünlerden almaşıklı gelişme gösterenlerden 3-5 adet bırakılıp diğerleri kesilir.


Beşinci yıl, Mart ayı başında doruk sürgün 60-70 cm’den, ikinci katı oluşturan sürgünlerden 40-60 cm’den kesilir. Bu yılın sonbaharında ikinci kalın yan dalları üzerinde 3-5 adet sürgün bırakılıp diğerleri kesilir.


Doruk ve kadarı oluşturacak sürgünlerin kesiminde dikkat edilecek husus dışa bakan bir göz üzerinden kesimin yapılmasıdır. Beşinci yıl sonunda şekil budaması bitirilmiş olur.


Çit Dikim Sisteminde Şekil Budaması


Ana hatları itibariyle ocak dikim sisteminde olduğu gibidir. Farklılık 'ikinci yıl, iki sürgün bırakılması ve bunun birisi setin yukarısına, diğerini setin aşağısına, toprakla 60°C lık açı yaparak şekilde büyütülmesidir. Ayrıca üçüncü sürgünler 60-70 cm'den kesilirler.


3.2. Ürün Budaması


Altıncı yıldan itibaren bitkiler her yıl sonbaharda gözden geçirilerek, kurumuş, hasarlaşmış, birbirini gölgeleyen, birbirine sürtünen ve şekli bozacak dalcıklar kesilir. Ayrıca sonbahar ve Mayıs onu dip temizliği yapılır. Budamaya ne kadar düzenli devam edilirse, bitki o oranda o zarar görür ve iş hacminde o ölçüde azalma olur.


3.3. Tekniğe Uygun Dikim Yapılmamış Bahçelerde Budama


Çoğu çiftçi bahçesinde ocaktaki dal sayısı çok fazla ve ayrıca ocaklar arası mesafe çok az olduğundan, bitkiler birbirine girmiş, dalların toprağâ bakan kısımlarında dalcıklar cılızlaşmış ve ocaklar bir çalı görünümü almışlardır.


Bu tip bahçelerde yapılacak ilk iş, yaralanmış, kurumaya yüz tutmuş verimden düşmüş ve ocağın ortasındaki gelişmiş dalların toprak seviyesinden kesilip çıkartılmasıdır. Daha sonra birbirinin güneşini engelleyen ana dallardan daha genç olan bırakılıp diğeri kesilir. Ocaklarda 5-6 dal kalacak şekilde ve ocaklar arası mesafe, verimli topraklarda 6-7 metre verimi düşük topraklarda 4-5 metre olacak şekilde kesimlere devam edilir. Daha sonrada kalan ocaklar tek tek gözden geçirilerek kurumuş, yaralanmış dalcıklar kesilmelidir. Dallar tekrar gözden geçirilerek çok sık dalcıklar aralanmalıdır.


İkinci ve daha sonraki yıllardaki budama ürün budamasında olduğu gibi devam eder. Budamada dikkat edilecek diğer hususlarında aşağıdaki gibi sıralayabiliriz.


Kesimleri tırnak bırakmadan yapmak, dalcıkları budama makası ile, kalın dalları testere ile kesmek ve büyük yara yerlerini aşı macunu ile kapatmak.


GÜBRELEME


Fındık bitkisinin normal gelişimini sürdürebilmesi, bol ve kaliteli ürün verebilmesi, ihtiyaç duyduğu besin maddelerinin toprak ve yaprak analizleriyle belirlenerek, yöntemine göre fındığa verilmesiyle mümkündür. Analiz sonuçlarına göre gübreleme yapılmaz ise fazla veya az, ya da yanlış çeşitte gübre kullanılabilir. Bu durumdan üreticiler ekonomik zararı uğrarlar, hem de bitkiler olumsuz yönde etkilenirler.


Gübre önerilerinde bulunmak üzere tındık bahçelerinde toprak örneği sonbaharda gübrelemeden 1-2 ay önce ya da hasattan 10-15 gün önceki dönemde yaprak örneği alınırken alınmalıdır. Doğru bir teşhis için toprak ve yaprak örneklerinin belirli kurallara göre ve zamanında alınması gereklidir. Bu konuda üreticiler Tarım İl ve İlçe Müdürlükleri ile Giresun Fındık Araştırma Enstitüsü Müdürlüğü Toprak ve Yaprak Analiz Laboratuarından ayrıntılı bilgi alabilir, adı geçen laboratuarda örneklerinin analizini yaptırabilirler.


Önerilen miktar ve çeşitteki gübreler fındık bitkisine belirli zaman ve şekillerde verilmelidir. Örneğin üreticiler arasında "Yazlık Gübre" olarak bilinen Azotlu Gübrenin kullanımı şöyledir.


Bu gübreler, bölgenin yağışlı iklim özelliği ve bitkinin istekleri göz önünde bulundurularak, biri Şubat sonu Mart başı, diğeri Mayıs sonu Haziran başında olmak üzere iki defada verilmelidir. Ocak dal uçları altındaki 30-40 cm genişliğindeki banda serpilen gübre 5-10 cm toprak derinliğine karıştırılmalıdır. Gübrenin yağışla yıkanarak ya da gaz halde kayba uğramaları önlenmelidir.


Diğer önemli bir konuda kullanılacak azotlu gübrenin toprağın asit ya da alkali özelliğine göre seçilmesidir. Toprak eğer asit özellikte ise % 26 N ile birlikte kireç içeren Kalsiyum Amonyum Nitrat; alkali özellikte ise % 21 N içeren ve üreticiler arasında "Şeker Gübre" olarak bilinen Amonyum Sülfat gübresi kullanılmasına özen gösterilmelidir.


Üreticiler arasında "Kışlık Gübre" olarak bilinen Fosfor ve Potasyumlu gübreler ise Kasım-Şubat ayları arasında, 3 yılda bir, ocak dal uçları altında açılacak 15-25 cm derinlikteki çukurlara eşit olarak konulup, üzeri toprakla kapatılmalıdır. Bu gübrelerde kesinlikle toprak yüzüne serpilip, açıkta bırakılmamalıdır.


Fındık bahçelerinde toprağın fiziksel, kimyasal ve biyolojik özelliklerini iyileştirmek amacıyla ahır gübresi de kullanılmalıdır. Ahır gübresi 3-4 yılda bir, Kasım-Mart ayları arasında, ocak dal altlarındaki 50 cm genişliğindeki banta serpilip, 5-10 cm toprak derinliğine karıştırılmalıdır.


Ahır gübresinin olmadığı durumlarda fiğ, yabani bezelye, yulaf gibi bitkilerle yeşil gübrelemede yapılabilir; bahçedeki yaprak, mısır sapı ve benzeri maddelerin çürüntüleri de bu amaçla kullanılabilir.


Fındık bahçeleri için çok önemli olan diğer bir konu da "Kireçleme"dir. Normal gelişimini 5-7 pH dereceleri arasında sürdürebilen fındık, genellikle düşük pH'lı asit topraklar üzerinde yetiştirildiğinden, bu toprakların kireçtaşı, sönmüş veya sönmemiş kireç gibi kireçleme materyalleri ile kireçlenmesi gerekmektedir. Ancak, burada unutulmaması gereken konu, kireçlenmenin kesinlikle toprak analiz sonuçlarına göre yapılmasıdır. Gerekmediği halde kireçleme yapılması hem toprak özelliğini bozar hem de bitkiye zarar verir.


Analiz sonucunda önerilen miktar ve çeşitteki kireçleme materyali 3-5 yılda bir, Kasım-Aralık ayları arasında, ocak dal uçları altındaki 40- 50 cm genişliğindeki banta düzgünce serpilip, 5-10 cm. toprak derinliğine mutlak karıştırılmalıdır.

 

FINDIKTA HASAT VE HARMAN


Fındık tarımında diğer kültürel işlemler kadar hasat ve harmanlamada önemlidir. Zamanında hasat edilen ve iyi harmanlanan fındıkların randımanı yüksek olur. Hasat olumuna gelmeden toplanan fındıklarda bir takım mahsurlar ortaya çıkmaktadır. Bunları şöyle sıralayabiliriz.


1. Hasat olgunluğuna gelmeden toplanan fındıklar kurutulduktan sonra dıştaki sert meyve kabuklarının renkleri donuk kalır.

2. Olgunlaşmamış fındıklar daldan zor koptukları için bir kısım dalcık ve sürgünde beraberinde kopar.

3. İç iyice kabuğu doldurmaz, buruşuk iç oranı artar ve randıman düşük kalır.

4. Hasat olgunluğuna gelmeden toplanan fındıklarda meyve kalitesi düşer, muhafaza güçleşir ve kolay bozulurlar.


Fındıkta hasat iki şekilde yapılır; birinci hasat şekli olgunlaşmış çotanakların daldan el ile toplanmasıdır.


İkinci hasat şekli ise kendiliğinden veya silkme suretiyle yere düşmüş olan fındıkların yerden toplanmasıdır. Aslında fındığın en iyi hasat edilme şekli bu ise de bölgede bu tür hasada imkan verecek bahçeler çok azdır. Bu hasat şeklinde fındık çotanakları tam olgunlaştığı zaman toplandığında randımanları yüksek olur ve o çeşidin özelliğini en iyi şekilde taşırlar. Harmanlama işlemi genellikle 15 Ağustos'a doğru başlayıp Eylül ayı sonlarına kadar devam eder. Harmanlama sırasında fındığın iyice kurumasına, nem oranının kabuklu fındıkta % 12, iç fındıkta % 6'yı geçmemesine dikkat edilmelidir. Yeterince kurutulmayan fındıklarda meydana gelen çürüme ve bozulmalar randımanın düşmesine neticesinde verimin azalmasına sebep olur.


Bölgede harman yerleri genellikle düz ya da meyilli çayırlık ve sert toprak olan yerlerdir. Bölgenin iklim koşulları dikkate alınırsa harman yerinin % 5 meyil verilerek betondan yapılması en uygun olur. Harmanın bir tarafına, üzeri gerektiğinde kapatılabilecek çatı kurulmalıdır. Zira fındık harmanda iken yağacak yağmurlar yığın halindeki çotanakları ıslatmak suretiyle kızışmasına, meyve renginin kararmasına hatta küflenip çürümesine sebep olabilir.


Fındık hasattan sonra tüketime sunuluncaya kadar serin, kuru ve havalandırılabilir koşullarda en fazla 1 yıl bozulmadan muhafaza edilebilir.